Pilea 101 – Çin Para Çiçeği
Çin Para Çiçeği – Pilea
Anavatanı Güney Çin olan Pilea peperomioides, çok yıllık bir Asya bitkisidir. Pilea aynı zamanda ısırgan otu ailesinin bir parçasıdır. Son dönemde oldukça popüler olan, Çin Para bitkisi olarak da bilinen Pilea kolay bakımlı bir bitki türüdür. Dekoratif yapraklarıyla fotojenik bir bitki olan Pilea’yı çoğu yerde sıkça görmek mümkün. Drenaj sistemi iyi olan bir saksıda sağlıklı bir şekilde gelişecektir. Aynı zamanda Pilea, çabuk yavru verebilen ve çoğaltılması çok kolay bir bitkidir.
Işık Gereksinimi
Pilea bitkisi, direkt güneş ışığından uzak, dolaylı güneş alan yerde sağlıklı gelişir. Doğrudan güneş ışığına uzun süre maruz kalmak, Pilea’nın yapraklarına zarar verebilir.
Su Gereksinimi
Pilea sulamasında, toprağının sulamalar arasında kurumasına izin vermelisiniz. Aşırı sulamayı ve kök çürüklüğünü önlemek için, sulama yapmadan önce toprağının tamamen kuruduğundan emin olmalısınız. Bulunduğu ortam faktörlerine bağlı olarak sulama sıklığı değişiklik gösterebilir, fakat yaklaşık 10 günde bir kez sulama yapmak, Pilea bitkisi için yeterli olacaktır.
Sulama yapılırken eğer mümkünse klorlu şebeke suyu yerine, içme suyu vermeniz imkanınız yoksa en az 3 gün dinlenmiş suyu veya tercihen yağmur suyunu bitkinize vermeniz önerilir.
Nem İsteği
Pilealar normal oda koşullarında yetişebilen, özel bir neme ihtiyaç duymayan bir türdür. Fakat çok kuru ortamlarda sağlıklı gelişemeyeceği için, düzenli bir şekilde sprey ile yapraklarına fıs fıs yaparak ortamın nem düzeyini artırabilirsiniz. Böylece daha iyi gelişen, sağlıklı bir Pilea’ya sahip olursunuz.
Bitkilerin nem ihtiyacı hakkında daha fazlası için, ilişkili yazımızı okuyabilirsiniz:
*Bitkiler İçin Nemin Önemi
Sıcaklık
Normal oda sıcaklığı Pilea gelişimi için yeterli olacaktır. 10° C’nin altına düşen sıcaklıklarda bitkiniz zarar görür.
Pilea Toprak Karışımı
Pilea nemli toprağı sever, ancak aşırı sulamadan kaçınılmalıdır. Bitkinin gelişmesi için doğru miktarda su verilmesine yardımcı olmak için, iyi drenaja sahip, geçirgen bir toprak karışımı kullanılmalıdır. İç mekan torfun içerisinde cocopeat ve perlit karıştırılması gerekir. Toprak, nemi ve besin maddelerini tutacak kadar sıkı, suyun drenajına izin verecek kadar da gevşek olmalıdır. Besin İsteği
Büyüme mevsimi boyunca (İlkbahar-yaz) vereceğiniz gübre, Pilea’nızın gelişimini olumlu yönde etkiler.
Saksı Değişimi
Pilea iyi drene olmuş bir saksı karışımında sağlıklı bir şekilde büyür. Delikli bir saksı ve torflu karışım ile mevcut saksısının 1-2 boy büyüğüne dikebilirsiniz. Saksı değişimi için en iyi zaman ilkbahar aylarıdır.
Budama
İlkbahar ayları budama işlemi için en uygun zamandır. Pilea’nızın şeklini koruması için veya çoğaltmak için yan dallarından kesebilirsiniz. Pilea bitkiniz suda oldukça kolay bir şekilde köklenecektir. Kökler geliştikten sonra yeni bir saksıya iç mekan bitkileri için uygun olan bir toprağa dikimini yapabilirsiniz. Ayrıca bitkinizin eşit şekilde büyümesi için haftada bir kez kendi ekseni etrafında döndürebilirsiniz.
Toksiklik Durumu
Pilea, toksik bir bitki değildir. Patili dostlarınız için sorun teşkil etmez.
Yaygın Problemler
Sarkık Yapraklar
Pilea’nın az sulandığının göstergesidir. İyi ve düzenli sulama yaparak Pileayı yeniden canlandırabilirsiniz.
Yaprakların Gevrekleşmesi
Pilea’nın bulunduğu ortam kuru olduğunda yapraklar gevrekleşir ve düşer. Bitkinizin yapraklarına düzenli olarak fıs fıs yapmayı ihmal etmeyin. Farklı bitki gruplarını bir arada toplayarak ortamın nemini artırabilirsiniz.
Bitkiler için nemin önemi yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Sararmış Yapraklar
Aşırı sulamadan kaynaklı, Pilea’nın yaprakları sararır. İlk olarak sararmış yaprakları kesip, toprağın kuruduğundan emin olduktan sonra sulama yapılmalıdır.
Yaprak Kıvrılması
Fazla sulama veya yeterli ışık almamasından dolayı Pilea yaprakları kıvrılabilir. Toprağının kurumasını seven Pilea için düzenli ve kontrollü sulama yapmalı ve bitkinizi aydınlık bir ortamda konumlandırmalısınız.
Kahverengi Yapraklar
Pilea’nın genellikle yapraklarının sararmasından sonraki aşama, kahverengi yapraklardır. Bu yapraktaki renk değişikliğinin sebebi yalnızca aşırı sulama değildir. Uzun süre güneş ışığına maruz kalma, fazla aydınlık ortam, fazla gübre ve zararlılar olabilir. Bu nedenle, bitkinizin yeterli ve düzenli sulandığından, filtrelenmiş ışıklı bir ortamda konumlandırıldığından ve seyreltilmiş gübre aldığından emin olmalısınız. Pilea’nın saplarına ve yapraklarında zararlı kontrolü yapmayı unutmayın.
Siyaha Dönmüş Yapraklar
Beyaz sinekler Pilea’nın yapraklarında siyah noktaların oluşmasına neden olur. Bu durumlarda bitkinize doğal bir çözüm olan neem yağı kullanabilirsiniz. Bitkinizin çok fazla güneş ışığı almadığından emin olup, filtrelenmiş bir ışıkta konumlandırmalısınız.
Açık Yeşile Dönen Yapraklar
Yeterli ışık almaması sonucu Pilea yaprakları, parlak yeşil rengini kaybeder ve yapraklar açık yeşil ve hatta sarıya dönebilir. İyi aydınlatılmış, direkt güneş ışığı almayan bir yerde konumlandırılmalıdır.
Yaprak Düşmesi
Fazla ısı, bitkinin nemini daha hızlı kaybetmesine neden olur. Böylece bitki gövdesi, yaprakları taşıyamayacak hale gelir. Bu nedenle oda sıcaklığı 13-26° C olmalıdır. Pilea yaprakları fazla ısıdan dökülebileceği gibi hava akımına karşı da oldukça hassastır. Pilea’nızı fazla sıcak veya fazla soğuk ortamlardan korumalısınız.
Deforme Olmuş veya Küçük Yapraklar
Zarar görmüş kökler, topraktan yeteri kadar besin alamaz ve böylece bitki yeni yapraklarını sağlıklı bir şekilde çıkartamaz. Bunun yerine küçük veya deforme olmuş yapraklar oluşur. Pilea’nızın köklerini kontrol ederek, zarar görmüş kökleri ve yaprakları temizlemeli ve aşırı sulamadan kaçınmalısınız.
Bitkileriniz ile ilgili sorunuz veya endişeniz mi var? Endişelenmeyin, Greenlium olarak size yardım etmek için buradayız! Sorunuz ne olursa olsun veya ne tür bir bitkiniz olursa olsun, sorularınızı yanıtlamak ve olabileceğiniz en iyi bitki ebeveyni olmanız için bilgilerimizi sizinle paylaşıyor olacağız.
Sosyal medya sayfalarımızı takip ederek, indirimler ve kampanyalarımızdan haberdar olun.
Greenliumplants
Doğru Peyzaj Tasarımı Nasıl Yapılır?
Peyzaj tasarımında en önemli adım, bir planı kağıda dökmektir. ‘Tasarım süreci’ olarak nitelendirilen bu süreç: çevresel koşulları, isteklerinizi ve tasarımın unsurlarını dikkate alır. Asıl amaç, yaşam alanlarınızı daha estetik, işlevsel ve çevresel olarak sürdürülebilir bir peyzaja dönüştürmektir.
TASARIM SÜRECİ
Tasarım sürecinin aşamaları şu şekildedir:
-bir saha envanteri ve analizi yapmak
-kullanıcı ihtiyaçlarını belirlemek
-fonksiyonel diyagramlar oluşturmak
-kavramsal tasarım planları geliştirmek
-nihai bir tasarım planı çizmek
Süreç, çevre envanteri, toprak özelliği, drenaj, iklim koşulları ve mevcut bitki örtüsünün analizi ile başlar. Bu, hem bitki seçimi ve yerleştirilmesi, hem de kullanıcı etkinliklerinin ve işlevlerinin belirlenmesi için kritik bir adımdır. Bu önemlidir çünkü bitkileri etkileyen aynı iklim koşulları (sıcaklık, nem, yağmur, rüzgar ve güneş ışığı) kullanıcıyı da etkiler. Bir sonraki adım, ihtiyaçlarınızın ve isteklerinizin bir listesini yapmaktır; bu, bahçenizin ve peyzajınızın nasıl kullanılacağını belirlemenize yardımcı olur. Kullanıcı analizleri, tasarımın biçimi ve stili için bir tema oluşturmanıza da yardımcı olacaktır. Daha sonra fonksiyonel diyagram, sahadaki aktivite alanlarını konumlandırmak için kullanılır ve bu diyagramdan kavramsal bir plan geliştirilir. Son adım, kurulum için gerekli olan tüm sert peyzaj ve dikim detaylarını içeren nihai bir tasarımdır. Tasarım süreci boyunca dikkate alınması gereken on önemli şey vardır
Biyofilik Tasarım Nedir?
Son dönemlerde oldukça yaygın olan Biyofilik Tasarım kavramı; insanın doğa ile içsel bağlantı kurma isteğidir. Kentleşmenin yaygınlaşması ile birlikte insanlar, doğadan uzaklaşmaktadır. Doğayı merkez alan tüm tasarımları kapsayan biyofilik tasarım; ekolojik ve sürdürülebilirliği amaçlamaktadır. Böylece içten gelen doğa arzumuzla, bitkileri ve doğayı kendi yaşamımıza dahil etmemizi sağlar.
Doğayı evimize getirmek, sadece iç mekanları estetik açıdan iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda bitkilerin hava temizlemeden üretkenliğe, stresi azaltmadan enerji yükseltmeye kadar, zihinsel ve fiziksel sağlığı desteklediğini göstermektedir.
Biyofilik tasarım; görsel, işitsel ve duyusal ögeler içermelidir. Bitki ve ağaçların çevre düzenlemesine eklenmesi, doğal ışık kullanımı, su ögesi, doğayla ilişkilendirilen renklerin kullanılması, doğal hava akımı, doğal aydınlatma yani tüm bu doğal sistemler biyofilik tasarımı oluşturan unsurlardır.
Biyofilik tasarım, insanlar için sağlıklı ve üretken yaşam alanları yaratmanın bir yoludur. Ev, ofis, bahçe,hastane, yapı gibi bir çok farklı ölçek ve mekanda uygulanabilir.
- Mevcut doğal ışıktan en iyi şekilde yararlanın.
- Saksılara ağaç, bitki veya çiçek ekebilir, raflarda sarkan uzun bitkiler konumlandırabilirsiniz.
- Sizi mutlu eden, doğayla ilişkili doğal renk ve desenler kullanın.
- Mobilya ve döşemelerde ahşap dokuya yer verin.
- Hava sirkülasyonunu bir fan ile sağlayabilir, mum yakarak da ateş unsurunu alanınıza dahil edebilirsiniz.
Sosyal medya sayfalarımızı takip ederek, indirimler ve kampanyalarımızdan haberdar olun.
Greenliumplants
Tatildeyken Bitkilerinizi Nasıl Canlı Tutabilirsiniz?
Bitki ebeveyni olmanın getirdiği bazı sorumluluklar vardır. Örneğin tatile gittiğiniz zaman evdeki bitkileriniz hem susuz hem de bakımsız kalırlar. Tatile ya da yazlığa giderken, döndüğünüzde evinizdeki bitkileri mutlu ve sağlıklı bulmak için neler yapacağınızı biliyor musunuz? Bitkilerinizi mutlu ve sağlıklı tutmak için gerekli olan ipuçlarını, Greenlium olarak sizler için derledik. Tatildeyken Bitkilerinizi Nasıl Canlı Tutabilirsiniz?
1. IŞIK VE SICAKLIK AYARI
Bitkiniz ne kadar fazla güneş ışığı alırsa, zamanla o kadar çok susar. Bunun birkaç nedeni vardır, en büyük nedeni, bitkilerin terleme adı verilen bir süreçte en fazla suyu kullanmasıdır ve terleme hızı bitkinin aldığı güneş ışığı miktarına bağlıdır ve onunla birlikte artar.
Böylece bitkiniz ne kadar doğal ışık alırsa o kadar fazla suya ihtiyaç duyacaktır. Bir süreliğine uzak kalacağınız ev veya ofisinizdeki bitkilerin solmasını engellemek için, onları doğal ışık kaynaklarından biraz daha uzağa taşıyabilirsiniz. Bitkilerinizi odanın ortasına yerleştirin, böylece pencerelerden gelen ısı ve ışık onları her zamanki gibi hızlı kurutmayacaktır. Güneş ışığı seven bitkiler olsa bile, ideal ışık isteğinden daha düşük ışıkta bir veya iki hafta yaşayabilirler. Geri döndüğünüzde, bitkilerinizi normal yerlerine geri taşıyabilirsiniz.
İster evde ister uzakta olun, asla bir ev bitkisinin üzerinde veya yakınında klima çalıştırmayın. Bir klima, çoğu tropik bitkinin özlem duyduğu ısı ve nemi yok eder.
2. BİTKİ BAKIMI VE SULAMA
Tatildeyken Bitkilerinizi Nasıl Canlı Tutabilirsiniz? Bir hafta veya daha kısa bir süreliğine uzakta olmayı planlıyorsanız, ayrılmadan önce bitkilerinizi iyice sulamak yeterli olacaktır. Ev bitkileri yalnızca dinlenmiş su ile sulanmalıdır. Sulama işleminden sonra saksılarda bulunan fazla su boşaltılmalıdır; böylece saksı toprağı nemli olur, ancak bitkileriniz haşereleri çekebilecek veya kök çürümesine yol açabilecek bir su tabağında oturmaz. Bunun yalnızca haftada bir veya daha fazla sulanması gereken bitkiler için gerekli olduğunu unutmayın. Kaktüs, Paşa Kılıcı, Drasena türleri gibi kuraklığa dayanıklı ev bitkileriniz, susuz bir veya iki hafta boyunca sağlıklı kalacaktır.
Bitkilerinizden ayrılmadan önce onları tatile hazırlamanın birkaç yolu var. Yolculuğunuzun uzunluğuna ve bitki çeşitliliğine bağlı olarak aşağıdaki ipuçlarından sizin için uygun olanı deneyebilirsiniz.
1. Toprak nemi koruma:
Kuru toprağı iyice ıslatmadan önce, nemi tutmaya yardımcı olmak için bitki toprağının üstüne lav taşı, küçük taneli çakıl taşı veya nemli bir gazete koyabilirsiniz. Bu, toprağın daha uzun süre nemli kalmasına yardımcı olacaktır.
2. Sera oluşturma:
Bitkinizi iyice sulayın ve ardından bitki gövdesinin altına kadar uzanan şeffaf bir örtü ile üstünü örtün ve derme çatma bir sera oluşturun. Bol hava sirkülasyonu sağlamak için kullandığınız materyale delikler açın. Örtüyü yapraklardan uzak tutmak için çubuklar kullanın. Oluşturduğunuz seranın hiçbir yaprağa dokunmadığından emin olun.
3. Çakıl tepsisi:
Tepsiye biraz çakıl koyup, taşları geçmeyecek şekilde su eklemeli ve bitkilerinizi bu çakılların üzerine oturtmalısınız. Çakıl taşları bitkiyi su üstünde tutar ve böylece bitkinin kökleri sürekli suda kalmaz. Tepsideki su buharlaştıkça da havadaki nem oranı artacaktır.
Bitkilerin nem ihtiyacı hakkında daha fazlası için, ilişkili yazımızı okuyabilirsiniz:
Bitkiler İçin Nemin Önemi
4. Doğru konumlandırma:
Eğrelti otları, deve tabanı, hava bitkileri gibi nemi seven bitkilerinizi banyonuza (biraz doğal ışık alan bir pencereniz olması koşuluyla) veya başka bir küçük odaya taşıyın ve bunları gruplandırın. Oda ne kadar küçük olursa, bitkilerinizin nemi muhafaza etmesi o kadar kolay olur.
5. Pet şişe ile otomatik sulama sistemi:
– İlk olarak pet şişenin kapağına çok sayıda delik açın ve saksı toprağına saplayın. Deliklerin, suyun zamanla yavaşça serbest bırakılacağı kadar küçük olduğundan emin olun. Daha sonra, hortumun bir ucunu şişeye, diğer ucunu ise su kovasının içine daldırın. (su kovasının boyutunu ne kadar süre uzakta olacağınıza göre seçin) Bitkiniz ihtiyaç duyduğu suyu siz yokken hortum aracılığıyla su kovasından çekecektir.
6. Bir arkadaşını ara:
Uzun bir süre bitkilerinizden uzakta olacaksanız, arkadaşlarınızın tekliflerinden yararlan. Bitkilerinizin ihtiyaç duyduğu periyodik bakım talimatlarını eksiksiz bir şekilde arkadaşına ilet.
3. GÜBRELEME
Ev bitkilerinizde ara sıra gübre kullanıyorsanız, seyahatinizden dönene kadar gübreleme işlemine devam etmeyin. Ayrılmadan önceki haftalarda bitkilerinize besin vermeyi kesin. Siz yokken bitkilerinizin mümkün olduğunca yavaş büyümesini istemelisiniz, bu da onların enerji ve su tasarrufu yapmalarına yardımcı olacaktır.
4. BİTKİ BUDAMA
Ölü, ölmekte olan veya sağlıksız görünen yaprakları budamaya ek olarak, sağlıklı kalmak için genellikle daha sık sulama gerektiren tomurcukları ve çiçekleri budayabilirsiniz.
Tatildeyken Bitkilerinizi Nasıl Canlı Tutabilirsiniz? Yukarıdaki ipuçları çoğunlukla tropikal ev bitkileri için geçerlidir. Sukulentler, Zamia ve Paşa Kılıcı gibi kuraklığa dayanıklı bitkiler söz konusu olduğunda, özellikle doğrudan ışık almayan bir yere yerleştirilirlerse, bir aydan fazla sulanmayabilirler. Hevesli bir gezginseniz, kuraklığa dayanıklı bitkiler tam size göre.
Bitkileriniz ile ilgili sorunuz veya endişeniz mi var? Endişelenmeyin, Greenlium olarak size yardım etmek için buradayız! Sorunuz ne olursa olsun veya ne tür bir bitkiniz olursa olsun, sorularınızı yanıtlamak ve olabileceğiniz en iyi bitki ebeveyni olmanız için bilgilerimizi sizinle paylaşıyor olacağız.
Sosyal medya sayfalarımızı takip ederek, indirimler ve kampanyalarımızdan haberdar olun.
Greenliumplants
Monstera 101 – Deve Tabanı
Deve Tabanı – Monstera
Güney Meksika ve Panama’ya özgü, çiçekli ve yaprak dökmeyen bir bitki türü olan Monstera, oldukça dayanıklı ve bakımı kolay bir bitkidir. Doğal yaprak deliklerinden dolayı, ‘Swiss cheese plant’ olarak bilinir. Deve Tabanı yaprakları, doğal habitatında bulunan yakıcı güneş ışığından olabildiğince kaçınmak için evrilmiştir. Deve tabanı yapraklarında bulunan delikler, bitkinin yayılmasını kolaylaştırır ve destek için yaprak kütlesini azaltır. Bitkinin latince adının “deliciosa” kısmı, doğal ortamında taşıdığı ananas benzeri meyveden gelir.
Deve Tabanı – Monstera için tıkla.
Monstera Hakkında
Ev bitkileri olarak iki farklı Monstera türü yetiştirilmektedir – Monstera deliciosa ve Monstera adansonii. Monstera adansonii, Monstera deliciosa’dan daha uzun, sivrilen yapraklara ve tamamen kapalı yaprak deliklerine sahip olmasıyla ayırt edilir. Monstera deliciosa yaprak delikleri sonunda kenarlara doğru büyür ve olgunlaştıkça açılır.
İç mekanlarda nadiren çiçek açar ve yenilebilir meyve üretirler. Monsteralar, birçok aroid bitki türü gibi, Orta Amerika’nın yerli halkları tarafından çok daha uzun bir süredir bilinmesine rağmen, 20. yüzyılın başlarında botanik dünyasında resmen tanınmıştır.
Işık Gereksinimi
Deve tabanı, aydınlık ve dolaylı ışık alan ortamlarda gelişir. Aydınlık ortamlarda gelişimi daha hızlı olur ve yaprakları canlı gözükür. Doğrudan güneş ışığından hoşlanmaz, bitki yapraklarının yanmasına ve zarar görmesine sebep olur. Yaşam alanınızın hemen hemen her yerinde konumlandirebileceğiniz, bakımı oldukça kolay bir bitki türüdür. Düşük ışıklı ortamlara adapte olabildiği için, eviniz az ışık alıyorsa, Monstera için endişelenmenize gerek yok!
Su Gereksinimi
Her 1-2 haftada bir sulayın, sulamalar arasında toprağın kurumasını sağlayın. Daha parlak ışıkta daha sık ve düşük ışıkta daha az sulamayı bekleyin. Profesyonel ipucu: Monsteralar, filtrelenmiş sudan veya kullanmadan önce gece boyunca dışarıda bırakılan sudan yararlanabilir. Monsteralar, genel olarak kuraklığa dayanıklı olduğundan onları sürekli sulamalıyım stresini size yaşatmayan bitkilerdendir. Monstera bitkisini sulama da ana kural, her zaman az ve sık sulama çok sulamadan daha iyidir. Saksı dibinde biriken su, köklerin çürümesine sebebiyet verir ve bitkinize fayda yerine geri dönüşü olmayan zarar verebilir.
Sulama yapılırken eğer mümkünse klorlu şebeke suyu yerine, içme suyu vermeniz imkanınız yoksa en az 3 gün dinlenmiş suyu veya tercihen yağmur suyunu bitkinize vermeniz önerilir.
Nem İsteği
Monstera, doğal nem seviyesinin önemli ölçüde yüksek olduğu Orta Amerika ve güney Meksika’nın tropikal ormanlarında yaşamaktadır. İç mekanlarda, Deve Tabanı türlerinin sağlıklı gelişebilmesi için, nem seviyelerinin yapay olarak artırılmasını gerekir. Deve Tabanı normal oda nemi seviyesi (%50-60) koşullarına adapte olur, ancak mümkünse doğal habitatında olduğu gibi nemli koşulları tercih eder.
Bitkilerin nem ihtiyacı hakkında daha fazlası için, ilişkili yazımızı okuyabilirsiniz:
Bitkiler İçin Nemin Önemi
Sıcaklık
Monstera, 20-26 °C arasındaki normal oda sıcaklıklarını tercih eder. Aslen tropik yağmur ormanlarından geldiği için, benzer bir tropikal ve nemli atmosfer bu bitkinin kendini evinde hissetmesini sağlayacaktır.
Monstera Toprak Karışımı
Deve Tabanı nemli toprağı sever, ancak aşırı sulamadan kaçınılmalıdır. Bitkinin gelişmesi için doğru miktarda su verilmesine yardımcı olmak için, iyi drenaja sahip, geçirgen bir toprak karışımı kullanılmalıdır.
Deve Tabanı ideal toprak karışımı; lav taşı, perlit, cocopeat ve zeolit.
Bu toprak karışımı, Deve Tabanının ihtiyaç duyduğu, besin açısından zengin ortamı yaratır. Alt kısımda drenaj delikleri olan bir saksı kullanarak, bitki köklerinin ne durumda olduğunu gözlemleyebilir ve köklerin çürümesini engelleyebilirsiniz. Ancak altı delikli olmayan bir saksıya dikim yapılacaksa, saksının zeminine ponza taşı dökülmelidir.
Yaygın Problemler
Sarı, Kahverengi veya Siyaha Dönen Yapraklar
Deve Tabanında sarı veya kahverengi yapraklar görüyorsanız, aşırı suluyor olabilirsiniz. Bu aynı zamanda çok fazla su ve yetersiz ışık sorunu da olabilir. Bitkinizi konumlandırdığınız alanın doğru açıda ışık aldığından emin olun. Sorunu teşhis etmeden önce, sarı veya kahverengi yaprakları tabandan keserek çıkarabileceğinizden emin olabilirsiniz. Ardından toprağı kontrol edin ve dokunulamayacak kadar ıslaksa (özellikle dipte), tekrar sulamadan önce tamamen kurumasını bekleyin. Aşırı sulama, daha ciddi rahatsızlıklara yol açabilir ve bu da sonunda toprağı değiştirmenizi gerektirebilir.
Kıvrık Yapraklar
Deve tabanı yaprakları kıvrılıyorsa, bitkiniz büyük olasılıkla yetersiz sulanmıştır. Bitkinize derinlemesine bir “duş” aldırarak bu sorunu kolayca çözebilirsiniz. Monstera’yı dekoratif saksısından çıkarın ve küvete yerleştirin. Ona bol su verin ve saksısına koymadan önce, suyun tamamen boşalmasına izin verin. Başka bir yöntem de birkaç saat kökleri suda bekletmektir.
Solmuş Veya Sarkmış Yapraklar
Deve Tabanı yaprakları sarkık görünüyorsa veya yapraklar soluyorsa, bu iki şeyden kaynaklanıyor olabilir. Aşırı sulama veya yetersiz sulama! Sulama yapmadan önce mutlaka bitki toprağını kontrol edin. Toprak çok kuru ise, Deve Tabanına iyi bir duş aldırmak için yukarıdaki talimatları uygulayın. Nemliyse, büyük olasılıkla aşırı sulamışsınızdır ve tekrar sulamadan önce kurumasını beklemelisiniz. Bu süre zarfında, düzgün bir şekilde kuruması için yeterince ışık aldığından emin olun. Unutmayın, Monstera hava akımından ve esintiden hoşlanır.
Deliksiz Yapraklar
Yapraklarında delik olmayan bir Deve Tabanı mı ? Sorun değil! Monstera yapraklarındaki hiçbir delik veya yarık her zaman bir sıkıntı belirtisi değildir. Bitkiniz gençse, bazen altı ya da yedi yaprağı açmadan, bölünmelerin ortaya çıkmaya başlamayacağından emin olabilirsiniz. Alternatif olarak, bitkiniz yeterince ışık almıyor olabilir. Durumun bu olduğundan şüpheleniyorsanız, daha parlak dolaylı ışığın olduğu bir alana taşıyın ve bekleyin!
Bitkileriniz ile ilgili sorunuz veya endişeniz mi var? Endişelenmeyin, Greenlium olarak size yardım etmek için buradayız! Sorunuz ne olursa olsun veya ne tür bir bitkiniz olursa olsun, sorularınızı yanıtlamak ve olabileceğiniz en iyi bitki ebeveyni olmanız için bilgilerimizi sizinle paylaşıyor olacağız.
Sosyal medya sayfalarımızı takip ederek, indirimler ve kampanyalarımızdan haberdar olun.
Greenliumplants
Keman Yapraklı Kauçuk Olası Problemler
Keman Yapraklı Kauçuk – Ficus lyrata
Keman Yapraklı Kauçuk ile ilgili yaygın görülen problemleri ve bunları düzeltmek için yapılması gerekenleri sizler için düzenledik. Öncelikle, bitkilerin canlı olduğunu ve iyileşmelerinin bir süreç olduğunu unutmayın. Aşağıda; en sık görülen semptomlar, bunların olası nedenleri ve çözüm önerileri yer almaktadır.
Semptom : Yaprak dökülmesi
Neden: Yanlış sulama veya uygun olmayan sıcaklık
Kauçuk yapraklarının dökülmesi, çok fazla veya çok az sulamadan kaynaklanır. Bunun yanı sıra aşırı sıcak veya aşırı soğuk ortamlara maruz kalan Kauçuk bitkisi şoka girerek, yaprak dökmeye başlar.
Çözüm: Kauçuk yapraklarının dökülmesi, çok fazla veya çok az sulamadan kaynaklanır. Bunun yanı sıra aşırı sıcak veya aşırı soğuk ortamlara maruz kalan Kauçuk bitkisi şoka girerek, yaprak dökmeye başlar. İlk olarak Kauçuğun yaprak dökmesinin temel sebebini bulmak için ortam koşulları gözden geçirilmelidir. Klima, ısıtıcı, cereyan gibi ortamlardan uzak olmalıdır. Tropik bölgelere özgü olan Kauçuk için nem düzeyi ve sıcaklık önemli faktördür. Bu nedenle de toprak daima nemli olmalı, asla ıslak olmamalıdır. Üst toprak kuruduğunda sulama yapmalısınız ve her gün düzenli bir şekilde yapraklarına fıs fıs yapabilirsiniz.
Semptom : Yapraklarda kahverengi lekeler
Neden 1: Kök çürümesi
Çok fazla ıslak kalan kökler, bir süre sonra mantar hastalığına sebebiyet verir. Aşırı sulama ve yetersiz drenaj Kauçuğun kök çürümesine neden olur.
Çözüm: Kauçuğunuzda kök çürümesi olup olmadığından emin olmak için, kökleri incelemektir. Kökler kahverengi veya siyah ise kök çürüklüğü meydana gelmiş demektir. Kahverengileşmiş yaprakları çıkarın ve Kauçuğun yeterli ışık aldığından emin olun. Eğer yapraklarda birkaç kahverengi leke mevcut ise, kauçuğun köklerinin iyileşmesi için zamana ihtiyacı olacaktır. 10-15 gün boyunca sulama yapılmamalı, köklerin kurumasına olanak verilmelidir.
Neden2: Bakteriyel enfeksiyon
Kauçuk bitkisinde kahverengi lekelere ek olarak görülen sararmaya başlayan yapraklardır. Kök çürümesinde yapraklar kahverengileşirken, bakteriyel enfeksiyonda, kahverengi lekelerin yayılmasıyla yaprakların sararmaya başlamasıdır. Hem kök çürümesi hem de enfeksiyon, Kauçuğun yapraklarının düşmesine neden olur. Bakteriler öncelikli olarak yeni çıkan yapraklardan beslenirler ve bu nedenle de yeni büyüyen yapraklar eski yapraklara göre daha kötüyse Kauçukta bakteriyel enfeksiyon oluşmuş demektir.
Çözüm: Kauçuklarda tedavisi en zor olan kısımdır. Özenli bakım ve doğru sulamayla bile kurtarılamayabilir. Yapraklarda görülen lekelenmeler çok fazla değilse, sorunlu tüm yaprakları kesin ve Kauçuğunuzu taze toprak karışımı ile saksısını değiştirin. Bol aydınlık bir ortamda konumlandırarak, kontrollü bir şekilde sulama yapın.
Neden 3: Bitki zararlıları
Kauçuğunuzdaki böcekleri görmek için büyüteç kullanabilirsiniz. Zararlıların vereceği hasarı tespit etmenin yolu yapraklarda oluşan küçük deliklerdir. Böcek enfeksiyonları nadirdir, ancak bariz ipuçları bırakır. Bitkinizdeki ağları veya böcekleri aramak için bir büyüteç kullanın. Böcek hasarını teşhis etmenin yolu, yapraklarda deliklere dönüşen küçük lekelerdir.
Çözüm: Zararlı istilasının tedavisi kolaydır. Bir sprey şişesine 2 yemek kaşığı karbonat ve 2 çay kaşığı yağı koyarak ev yapımı doğal bir ilaç yapabilirsiniz. Çözeltiyi iyice çalkalayın ve ardından bitkinin enfekte olmuş tüm alanlara, yaprağın altına ve üstüne de püskürtün. Bir hafta bekleyin ve Kauçuğunuzu tekrar inceleyin. Gerekirse püskürtme işlemini tekrarlayın. Ayrıca, enfekte olan bitkileri diğer ev bitkilerinden uzak tutmalısınız.
Neden 4: Kuru ortam
Kuru ortamda kalmış Kauçuk yaprağının kenarlarında başlayan ve yaprağının kıvrılmasına neden olan kuru ve kahverengileşmiş uçlar oluşmaya başlar. Bu nedenle teşhis edilmesi daha kolaydır. Sulama kaynaklı problemlerle, su yeterince köklere ulaşamıyor olabilir.
Çözüm: Kauçuğunuz nemsiz, çok kuru bir ortamdaysa veya yapay ısıtıcının yakınındaysa başka bir alanda konumlandırmalısınız. Kontrollü bir şekilde sulama yapmalısınız. Yaz aylarında haftada 2 iken kış aylarında haftada 1 (gözlemleyerek) sulayabilirsiniz. Sulama yaparken, suyun drenaj deliklerinden çıktığını görene kadar sulayın ve tabakta biriken suyu mutlaka boşaltın. Her gün düzenli bir şekilde yapraklarına fıs fıs yaparak, ortamdaki nemi kısa süreliğine de olsa artırabilirsiniz.
Bitkilerin nem ihtiyacı hakkında daha fazlası için, ilişkili yazımızı okuyabilirsiniz:
Bitkiler İçin Nemin Önemi
Semptom : Yapraklarda beyaz lekeler
Neden: Güneş yanığı
Kauçuk çok fazla doğrudan güneş ışığı alırsa, yapraklarda, açık kahverengi lekeler olarak ortaya çıkan güneş yanıkları oluşabilir. Noktalar ağırlıklı olarak üst yapraklarda olacaktır ve bazen kırmızı-sarı renklenme gösterebilir.
Çözüm: Güneşten yanmış yaprakları budama makası yardımıyla çıkarın ve Kauçuğu doğrudan güneş ışığı almayan bir ortamda konumlandırın.
Bitkileriniz ile ilgili sorunuz veya endişeniz mi var? Endişelenmeyin, Greenlium olarak size yardım etmek için buradayız! Sorunuz ne olursa olsun veya ne tür bir bitkiniz olursa olsun, sorularınızı yanıtlamak ve olabileceğiniz en iyi bitki ebeveyni olmanız için bilgilerimizi sizinle paylaşıyor olacağız.
Sosyal medya sayfalarımızı takip ederek, indirimler ve kampanyalarımızdan haberdar olun.
Greenliumplants